14 Aralık 2014 Pazar

Gitmek gerekir bazen..
Fazla yormadan, daha çok bıktırmadan..
Eğer vaktiyse ardına bile dönüp bakmadan..
Can Yücel
Mutluyum.. Çünkü yol yakınken dönüşlerim var. Huzuruma şaşırmayın.
Çünkü yarı yolda duranlardan koşar adım gitmişliğim var.
Kızmayın aşktan caymışlığıma,
Benim karşıdan tanımama gibi bi özrüm var.
Gelsin hayat bildiği gibi, elinde ne varsa hayata dair, ötesi hiçbirşey ya da vesair..
Hani demiş ya şair, ''Mutluluğu sende bulan senindir'' gerisi misafir..

Mevlana
Hayatta en çok sana güveniyorum ve bir tek sana güvenmiyorum.. Öyle ki anlatacak kimse kalmıyor yaptıklarını yine sen başka..
Alıntı..

2 Kasım 2014 Pazar

Sığındığım kişinin zamanla sakındığım kişi olması ne garip..
Ahh kızlar size bir uyarım olacak ve siz tabi ki buna kulak asmayacaksınız..
Çünkü biz başımıza gelmeden ders çıkarmayı bilmiyoruz. Aklımızı aşkımıza karıştırmıyoruz..
Diyeceğim o ki; hayatınızdaki kişiyi Dünya'nın merkezine koymayın.. Çok umut bağlamayın.. Hayatınıza ondan başkalarınında girebileceğini, kimsenin vazgeçilmez olmadığını ona hissettirin.. En önemlisi dostlarınıza vakit ayırın.. Tüm anlara bir tek kişiyi sığdırmayın.. Ondan ayrı da bir hayatınız, özel zevkleriniz, hobileriniz olsun..
Kızlar unutmayın her hikayede bir kalan bir giden, er yada geç isteyerek yada zorunlu mutlaka olur. Bunun bilincinde davam ederseniz işiniz kolaylaşır..
Sevebildiğiniz kadar sevin.. Aşk nimettir, bu duyguyu kaybetmeyin..
Kıymet bilmek güzeldir ama siz benim gibi yapmayın, değer vermekle ödün vermeyi birbirine karıştırmayın..

Laluşka
02.11.2014

1 Kasım 2014 Cumartesi

Bazen bakıyorum da şöyle bir geçmişe, ben hep biz olmayı beceremeyen bencil insanları sevmişim. En çok ihtiyacım olduğu zamanlarda ya yalnız bırakılmışım yada hep yılanlara sarılmışım. Yine de Rabbim güç vermiş. Kimsede kendimi bırakmamışım, çekip gitmişim.. Beni üzme hakkını nerden bulmuş bu insanlar diye geçmişe dönüp her baktığımda ise hep aynı imzayı görmüşüm aslında kimse suçlu değilmiş hepsine ben izin vermişim..
-Alıntı-

31 Ekim 2014 Cuma

Mutlu Yaşlar

Çok tuhaf.. Bugün senin doğum günün.. Uzaklarda bir yerlerde 1 yaş daha büyüdün bugün..

Yanında değilim.. Beni özledin mi çok merak ediyorum.. Bensiz bir yaş günü kutlamak istiyor musun? Birlikte kutladığımız yaş günlerini hatırlıyor musun?

Çok tuhaf.. Ayrıldık ama bugünü yalnız geçirmeni istemiyorum.. Sanki seni yarım bırakmışım, bensiz eksilmene sebep olmuşum gibi kalbimde sabahtan beri bir sancı, geçmiyor.. Mutlu olmanı istiyorum işte..

Belki de çok eğleniyorsun.. Doğum gününü sebep bilip seni rahatsız etmem tek kaygın belki de.. Ah şu acabalar insanın içini kemiriyor..

Kabus Kasım geldi.. Çabuk geçsin diye dua ediyorum.. En zoru Kasım.. Onu da atlattık mı gerisi daha kolay geçecek..
Verilen sözler kalpte boşa çıkıyor.. Yoksa ben unuturdum çoktan, kalbim anlamıyor..

Laluşka

31.10.2014

28 Ekim 2014 Salı

Sustuğum şeyler var ve hiç konuşamadıklarım..
Anlamadığım bir Dünya'nın anlamsızlıklarıyla doluyum sanki.
İçinde kaybolduğum şehirler ve içimde kaybolup giden insanlar var..
Eskisi kadar kafama takmasamda bazı şeyleri,
bazen yinede içimin almadığı haksızlıklar var..
Hakettiklerimle vazgeçtiklerimi ayırdığım günden bu yana,
solumu sevdiklerime, yolumu ise Allah'a bıraktım..
O ki; varacağım yeri de,
duracağım yeri de benden daha iyi bilir..
-Alıntı-
O kadar çok şans verdim ki ona..
Gördüm görmezlikten geldim, duydum duymazlıktan..
An oldu eyvallah diyip tavizde verdim..
Hata yapabilir dedim yanlış da..
Hatasız olmadığım gibi, kendimden pay biçip, vazgeçmek için sığınmadım hataların ardına..
Elimden geleni fazlasıyla çabaladım ve vicdanım rahat elimden geleni hiç ardına koymadım..
Çünkü boyumdan büyüktü çabalarım..
Ben herşeyin güzel olması için zorladım..
Sanırım başaramadım..
-Alıntı-
Bu hayatta geri alamayacağın şeyler vardır, bunu unutma.
Bir kadın seni seviyorsa sana aittir.
Mutlaka bir fotoğrafın vardır bir yerinde odasının onu kaldırtma!
Bir kadın seni seviyorsa uyumadan önce dua ediyordur senin adınla başlayan dualar ve biten senin adınla onu susturma!
Bir kadın seni seviyorsa sana zarar veremez yalnız genç adam kadınlar vazgeçtikleri adamlara da acımayı beceremez bu da kalsın aklında..
Bir kadın seni seviyorsa koklayarak öper seni,
Seni seven bir kadın sevdiği kadar sarılabilirse kemiklerin kırılır.
Ve bir kadın seni seviyorsa sen ne kadar güçlüysen o kadar güçlü hisseder kendini onu yanıltma.
İlk darbede yere çakılma oğlum,
İlk imtihanda sınıfta kalma!
Ve asla,
Ama asla !
Araya umutsuzluğu sokma.
Orasıdır kadının şah damarı, umudu..
Kesildiği an, vazgeçer kadın.
Sevmekten,
Beklemekten,
Özlemekten,
Hatta dua etmekten...
Can havliyle, kaçar.
Yakalayamazsın.
Artık o kadını üstüne alınamazsın.
Sahip çıkamadığın kadına hesapta soramazsın.
Kadınları bomba gibi düşün genç adam yanlış kabloyu kesersen onunla birlikte sende patlarsın.
Bak oğlum !
Bu hayatta herşeyi alırsın yalnız seni seven kadının yoktur fiyatı.
Seni herşeye rağmen sevebilen kadını satın alamazsın,
Cüzdanın kilo kaybettikçe, sevgileri eksilen sevgililerin olur en fazla..
Falan filan sonra,
Bilirsin ya..
Sen sen ol o kadını satma !
Bir kadın seni seviyorsa kavga eder.
Hem birazdan boğazına yapışacak sanırsın, hem görürsün gözlerindeki korkuyu.
Kadınlar susmaz genç adam, susmuş kadın gitmiş kadındır.
Susmuş bir kadın için bitmiş bir adamsındır.
Bu kadınların değişmez ve değiştirilmesi teklif bile edinilemez olan maddelerinden biridir.
Kadın olmanın kuralıdır..
Bir şey daha vardır ki,
Kuştur kadın,
Ve bir gökyüzü vardır her kadının.
Öyle bir havan olmalı ki adamım,
Senden göçmediği için, onu dondurmamalısın.
Bunu bir zamanlar seni gökyüzü ilan etmiş kadının, başka bir gökyüzünde kahkaha atışını duyunca anlarsın..
-Alıntı-
İnsanlar arasında iyilikten başka hiçbir üstünlük kabul etmem. Karakterin olmadığı yerde, ne büyük sanatçı, ne de büyük mücadele adamı vardır. Orada var olan, zamanın yok ettiği, içleri boş yaratıklardır. Bütün mesele, büyük görünmek değil, gerçekten büyük olmaktır... 
Ludwig van Beethoven

Bir Aşk İçin

...
 

Her zamanki gibi yaşayacaksın sen. Acılara tutunarak
yaşamayı öğreneli çok oldu. Hem ne olmuş yani,
yalnızlık o kadar da kötü bir şey değil. Sen mutluluğu
hiçbir zaman bir tek kişiye bağlamadın ki.. Epeydir
eline almadığın kitaplar seni bekliyor. Kitap okurken
de mutlu oluyorsun unuttun mu? Kentin hiç görmediğin
sokaklarında gezip yeni yaşamlara tanık olmak da keyif
verecek sana. Yine içeceksin rakını balığın yanında.
Üstelik dilediğin kadar sarhoş olma özgürlüğü de
cabası..
Sen yüreğinin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun
asolan yürektir. Yürek sesi ne bilmeyenler, ya da bilip
de duymayanlar acıtsa da içini unutma; yaşadığın
sürece o yürek var olacak seninle birlikte. Sen yeter
ki koru yüreğini ve yüreğinde taşıdığın sevda
duygusunu. Elbet bitecek güneşe hasret günler. 

Ve o zaman kutuplarda yetişen cılız ve minik bitkiler
değil, güneşin çiçekleri dolduracak yüreğini..

Nazım Hikmet
Ya hatalarınla yüzleşir
Ya da hatalarınla yüzsüzleşirsin.
Cahil olmak ayrı,
Pislik olmak ayrıdır...

Dostoyevski
Beni duymayı bırak, dinle biraz.. Kulak verme artık, yüreğini kabart! Anlatmak zor değil sevgilim, kolay olmayan şey, anlaşılmak. Bazı duygulara bir tek dilde bile ses veremiyor insan. En büyük acının çığlığıdır bu yüzden susmak. Konuştum mu ben? Sen yalnızlığıma koştun mu can havliyle? Başkalarını boşver, ikimiz hiç biz oldu mu? Kırgınlığıma dair söyleyemediğim o kadar çok şey varki içimde.. Dön diye çabalamıyorum, bil istiyorum. Bulduğun gibi bırakmadın beni, gittiğin gibi de kalmayacaksın..
-Alıntı-
Ama yine de kötü olmamak adına ihanetine ihanetle karşılık vermedim. İyi kalmak seni de onarır belki dedim. Dedim de dediğimle kaldım işte. Elindeki tek iyilikle bütün kötülükleri düzeltemezmiş insan. Düzeltemedim.. 
Kahraman Tazeoğlu

23 Ekim 2014 Perşembe

İyi ki..

Biz kızlar aşık olunca hayatımızın tamamına alıyoruz onu.. Bir hayatımız olduğunu ve kendimize de vakit ayırmamız gerektiğini unutuyoruz.. Bendede süreç aynen böyle işledi..  Arkadaşlarım olduğunu unuttum.. Tüm anlarıma bir tek kişiyi sığdırdım.. Hata ettim.

Sonrasında gitti.. Hep giderler.. Gittiğinde yine teselli eden arkadaşların olur.. ve bu hep unutulur.. 

İyi günde aramadığın arkadaşlarını kötü günde aramaya yüzün olmuyor.. Zor günler tek başına atlatılmıyor.. Yaslanabileceğin bir omuz yoksa her şey içinde patlıyor..

Bir gece çok ağladım.. Allah’tan arkadaşlarımı geri istedim..

Geri döndüler.. Allah bana öyle güzel bir hediye verdi ki yeni dostluklarda ekledim üzerine.. Binlerce kez şükürler olsun..

Artık biliyorum.. Güzel günlerde unuttuğunuz o arkadaşlarınız kötü gününüzde enkazı topluyor.. Bu hayatta en çok kıymet bilmek gerekiyor..

İyi ki varsınız dostlarım, iyi ki varsın Allah’ım..

Laluşka
23.10.2014

20 Ekim 2014 Pazartesi

Veda

Bugün bitti..
Son göz yaşımı akıttım biraz önce.. Son ahımı ettim.. Son kez geçirdim aklımdan geçip giden ömrümü..
Son kez baktım fotograflara, adını son kez andım..
Unutuyorum bugün seni.. Vazgeçiyorum bugün.. 
Senden önce durduğum yere dönüyorum.. Söz veriyorum..

Laluşka
20.10.2014

13 Ekim 2014 Pazartesi

Ötesinde Bir Yer

Bulutların ötesinde bir yer var biliyorum.. Çok üzülen insanların sonrasında mutluluğa doyduğu bir yer..
Ben hala buradayım.. Kaderimi yaşıyorum.. Henüz bitiremediğim için hala sınanıyorum.. Her geçen gün kendimle imtihandayım.. Kaldıramam dediğim noktada daha büyüğüyle mücadelemi başlatıyorum.. Yaralarım geçmeden yenilerini kanatıyorum.. En kötüsü de yeni kabuk bağlayanları tekrar yaralıyorum.. İsyan etmiyorum.. Hesap sormuyorum.. Onca yarayla bir tek yaradana sığınıyorum..
Bitti dediğim yerde başlıyor.. Bitmiyor.. İnsan acı çektirmeyi kimden öğreniyor.. 

Laluşka
13.10.2014

24 Eylül 2014 Çarşamba

Özlem

Kabul etmekte zorlansam da sanırım duygusal bir boşluktayım..

Benimle özleşmeyen kararlar alıyorum.. Bana benzemeyen bir benle başbaşayım.. Sıkıntıdan başkalarının hayatlarına salça olmaya başladım.
Çok iyi tanımadığım biriyle tatile çıkmaya karar verdim.. 5 sene önce internet üzerinden yazışmışız (ne konuştuğumuzu bile hatırlayamıyorum) ve onca zamandır facebook’ta olmasına rağmen hiç konuşmamışız.. O kadar sene sonra halimi hatrımı sorası gelmiş, bende tatile çağırmışım, oda kabul etmiş.. Al sana senaryo üstelik baş kahramanı benim.. Aynen böyle oldu.. Konuştuğumuzda geceydi, sabah uyandığımda saçmaladığımı ufaktan fark edip onu beklemeden tek kişilik bilet aldım ve 'sağlık olsun iyi yolculuklar' der diye umut ettim.. Öyle olmadı.. Arkamdan oda bilet aldı.. 
Şaşkınım.. Çok hemde.. Dün tanıştık.. Fena birine benzemiyor.. Çok konuşması dışında iyi bile diyebilirim.. Etkilenmedim oda etkilenmedi.. Gönül rahatlığıyla arkadaşımla tatile gidiyorum diyebilirim soranlara.. 

Saçmaladığımın farkındayım.. Bu ben değilim.. Acele kararlar alıp mantığıma uymayan işler benden çıkmadı hiçbir zaman.. Gerçeklerden neden bu kadar korkuyorum.. Neden kaçmaya çalışıyorum arkama bile bakmadan.. Neden sırf düşünmeyeyim diye şuurumu yitirmişim gibi davranıyorum..

Bana bu kadar acı çektiren birini neden bu kadar özlüyorum..

Laluşka
24.09.2014

17 Eylül 2014 Çarşamba

    İşlemediğim bir günahın ateşinde yanmakta varmış kaderimde.. Nerde yanlış yaptın diye sorsanız ‘sevmekte’  derim..
     En sevdiğim düşmanım oldu benim.. En güvendiğim kalbimi seçti yaralar açmak için..
Tanıştığımızda aylardan Kasım’dı. Kasımda aşk başkadır klişesini bana sevdirmişti.. Yaradılıştan mı yoksa çok fazla vakit geçirdiğimizden midir bilinmez birbirimize çok benziyorduk.. Beni çok güldürüyordu birkere, aynı şeylere gülebilmek büyük nimetti bana göre.. Hayatımın tamamına almıştım onu.. Seviyordum üstelik sevdiğim kadar seviliyordum.. Elbette uyuşmazlıklarımız kavgalarımız yok değildi ama aşk; yok edendi..

3. senenin başlarında bir şey oldu.. Daha çok olumsuzluklar yaşamaya daha az tolere etmeye başladık.. Kızgınlıklarımızı sevgimizden daha çok dile getirir olduk.. Tüm bunları aşacağımıza ve sevginin o her şeyin üstesinden gelir kudretine bizde kapıldık.. Sevince hep bir umuda sığınıyorsun işte, yoksa ne sevgi her şeyi çözebilecek kudrete sahip ne de görmezden gelmek unutturuyor..
3. senenin Kasım ayında nişanlandık.. Nişanlandıktan sonra hiçbir şey düzelmedi aksine her şey daha kötü bir hal aldı.. Bilmediğim bir çok yönünü öğrenirken onu yeniden tanımaya başlamıştım ve bu tanıdığım adamı hiç sevmemiştim.. Sonralarda farkettim ki sevdiğim adam farklı biriydi.. Bana göstermek istediği kadarını görebilmiştim sadece..

Sonunda olmaz dediğim her şey oldu.. Başkalarının hayatlarında kınadığım ne varsa başıma geldi.. Daha öncelerde kuşkulanıp yakıştıramadığım şeyleri, kolaylıkla yapabilir hale gelmişti.. Soğuk havalarda üşümemi kendine dert edinen adam şimdi öfkesini bedenime yansıtıyordu..

Defalarca denemenin sonunda yani en sonunda ayrıldık.. İşte o zaman gerçek yüzünü gördüm.. Benden intikam alabileceği tüm yolları denedi.. İlk olarak tehditle başladı, yanıt bulamayınca tehditlerini gerçekleştirmeye başladı bir bir.. Amacı beni itibarsızlaştırmak mıydı yoksa canımı acıtmak mıydı bilmiyorum ama en çok kendine zararı oldu.. Herkes için önem taşıyan şeref sözcüğünü yitirdi.. Verdiği sözleri yeminleri unuttu ve dürüst sözcüğü de onu terk etti.. Sığınılacak liman olmaktan çıkıp mafyacılığa soyunduğunda güven sözcüğü arkasına bile bakmadan kaçtı.. Kaybolduğum en güzel anları kirletip başkalarına anlattığında sanırım bizi insan yapan vicdan duygusunu kendisi göndermişti..

O günlerde yaşadığım şoktan mı yoksa Allah’ın tesellisi mi bilmiyorum ama yaşadıklarımın ne denli kabus günler olduğunu fark etmedim.. Sevdim.. Taviz verdim.. İnandım, değişebileceğine inandım.. Her seferinde beni buna inandırdı yada inanmak istedim ne fark eder bana göre aşk hep bir şansı hakeder.. Değişmedi.. Değişemedi, insan kimliğinden nasıl arınabilir ki.. Hep biliyordum aslında ama kabul etmek vazgeçmekti.. Affettim.. Affettiğim her kabahati bir sonrakinin şiddetini arttırdı sadece.. En kötüsüde buna ben izin verdim.. Artık biliyorum insanlar değişmez, değişemez..

Laluşka
15.09.2014
Sadece hissederek cümlesini ben tamamlıyorum çoğu zaman.. Neye nasıl tepki vereceğini, en çok neyi sevdiğini, onu neyin kızdırabileceğini öğrenmedim ezberledim artık..

3 sene oldu aşkın en güzel halini yaşıyorum.. 2. Senemizde her gün yeniden aşık olduğumu yazmıştım.. Fazlasını hissediyorum şimdi.. Her günümüz şeker tadında geçmiyor tabi.. Ama aşk öle bir şey ki sesini duyunca eriyor içim.. Aşkın ömrü falan yok zamanla demleniyorsun.. Taşlar yerine oturuyor, kenetleniyorsun ve bir bütün olmayı öğreniyorsun..

Hala piştik, olduk biz diyemem.. Dengelerin şaştığı anlarımız oluyor.. Hayatınızdaki insan size çok şey katıyor.. Onun birçok özelliği sizinde hayatınıza yerleşiyor.. İyide kötüde  bulaşıyor.. Aşk  emek istiyor, içine günden güne ne yazılırsa sonrasında o okunuyor..

Bu yaz bana sen beni daha iyi bir insan yapıyorsun dedi.. Ben mükemmel falan değilim bana göre, sana göre de olmayabilirim.. Ama ona göre öyleymişim.. İşte aşk tam olarak bu.. Kusurları görmemek, telafisi olduğu sürece hataları unutmak, zorlukları aşarken sevgiden güç almak.. Bazen mutluluktan çıldırmak bazen öfkeden kudurmak ve sarıldığında her şeyi unutmak..

Laluşka
03.10.2013
Her gün görüyorum aynı yüzü.. İçi gülen bir çift gözü, tebessüm eden dudakları, söz geçmez saçlar dökülmüş alnı her gün görüyorum.. Her gün bir gün öncesinden daha aşkla bakıyor içi gülen gözlerin, her gün bir gün öncesinden samimi çıkıyor sözler  tebessüm eden dudaklarından, her gün kendimi bulduğum bir çizgi fark ediyorum yüzünün ayrıntılarında..

İlk geldiğin günden bu yana 2 sene geçti.. Seni sevişimin 2. Yıl dönümü bu gün.. Aşkın ömrü 6 ay diyenler halt etmiş.. İlk günden fazlasını hissediyorum şimdi..

O zamanlar bilmiyordum çayı şekersiz içtiğini.. Tatlının her türlüsünü benim gibi çok sevdiğini.. Filmleri altyazılı izlediğini, tırnaklarını kesemediğini, takıntılı titizliğini, koruma iç güdünü, kalbinin temizliğini..

Bilmiyordum; beni canından çok seveceğini..
Bilmiyordum; her gün sana yeniden aşık olabileceğimi..

Bana yanlışla doğruyu tekrar öğrettiğin için, yasaklar kurallar olmadan aşkın en güzelini yaşattığın için, her zaman sana güvenebileceğimi bana hissettirdiğin için, sıkıntımı alıp yerine kahkahalar bıraktığın için ve en önemlisi en iyi arkadaşım olduğun için teşekkür ederim sevgilim.. İyi ki varsın..

Laluşka
25.11.2012
'Yazık çok yazık'.. Yaşanılan tüm kırıklıkların yakarışları böyle başlar..

Neye inanacağımı bilemiyorum.. Yıllardan şüphe duymadığım o güven duygusu şimdilerde tuzbuz oldu.. Toplamak için yere eğiliyorum.. Yerlere iniyorum.. Başa çıkamıyorum..

Hep içimde vardı bir uzaklaşma isteği sebepli sebepsiz.. Kabuğumdan sıyrılma, eskilerden kurtulma isteği hep aklımdaydı.. Yine yeller esiyor yüzüme, üzerime..

Göz ardı etmek sorunu gidermez büyütürmüş.. Büyüdü.. O büyüdükçe bende büyüdüm.. Hani dimdik duruyorum ya karşısında yıkılmaz kale misali.. O yalan işte..

Hani derler ya karşımdakini kendim gibi gördüm diye.. Görmedim ben.. Hep biliyordum benden daha kurnaz, hesapçı, cesur olduğunu.. Görmezden geldim.. Ama kaybeden ben değilim..

Laluşka
01.10.2010

Bir Gün

Bir gün,
Bir gün kader birlikte yazacak yazımızı.. Hiç tanışmamış gibi karşılaşacağız.. Belki tanışacağız.. Bilmem o gün bir mucize olur gitme deriz belki.. Gitme benimle kal.. Avaz avaz deriz içimizde kalmaz bu sefer..
3. bir şans istemek arsızlık olur.. Denenmişi denemekte saçmalık zaten.. Umrumda değil bir gün yolumuz tekrar kesişecek.. Belkide bu yeryüzü doğru yer değil..

Laluşka
Biliyorum ki pişman olacak.. ve işte o zaman herşey için çok geç olacak..

Henüz o bahsedilen zaman geçmedi bende.. Bir alo dese, bir geldim sana geldim dese herşeyi unutup dönücem yine.. Hala ateşi alev alev.. Yakıyor, kavuruyor benliğimi..

Ama o şimdi dönmeyecek.. Ben vazgeçmemişken dönmeyecek.. O döndüğü zaman ben aynı kalmamış olacağım.. Gözlerim başka bakacak ona.. Döndüğünde sadece pişman olmayacak çünkü o bunca yıl yanlış yerde aradığı mutluluğu bulamayacak.. ve işte o zaman yangınım sönmüş, gönlümde yepyeni bir bahar olacak..

Şimdi dönme.. Sakın şimdi dönme.. Direnmeye gücüm yok şimdi.. Karşı çıkmaya gücüm yok.. İnanırım şimdi dönersen.. o kadar hazırım ki yeniden kanmaya.. Şimdi dönersen kaybederim inancımı.. Yarınlarımı kaybederim..  O kadar seviyorum ki seni hala, affederim şimdi dönersen..

Geleceksin biliyorum.. Hayır kendimi kandırmıyorum, umut etmiyorum, biliyorum geleceksin.. Ama şimdi değil..

Laluşka
29.05.2010

Sustuk

Sustun..
Tek bir cümle temizleyecekti içimi.. Tek bir cümle silecekti sözlerimi.. Tek bir cümle devam ettirecekti kurulu düzenimi.. Sadece sustun..

Sustum..
Söylemek istediklerim dökülmedi dilimden.. Söylemek istediklerim anlamsızlaştı aniden.. Söylemek istediklerimin cevabı yoktu, sorusu yoktu.. Sadece sustum..

Laluşka
15.12.2009
7 ay oldu.. Yeni yeni ikna olmuştum benden vazgeçtiğine.. 7 ay boyunca geri dönmeni bekledim.. Hep içimde vardı bir ihtimali.. Seviyordur gururdan dönmüyordur sözlerimi unutmaya başlamıştım.. Artık kabulleniyordum benden ayrı başka bir hayatı seçtiğini..

Çevremdeki herkes birlik olup yeni bir yaşam inşaa ettiler kalıntıların üzerine.. Yeni yaşamıma alışmaya başlamıştım.. Bir süre sonra daha az adını sayıkladım.. Rüyamda daha az görür oldum seni.. Başka insanlar yanımdayken sen geleceksin diye beklemiyordum artık.. O sürekli senden bahsetme isteği bile gitmişti içimden.. Bu sefer kavga edip küsmediğimizi, yollarımızın tamamen ayrıldığını 7 ay sonra öğrendim.. Seni hiç unutmadım.. Bir süre seninle kurduğum düzeni devam ettirmeye çalıştım.. Hala önceliklerim, sevdiklerim, kızdığım konular aynı sırada devam ediyor.. Bana aldığın tablo, dolmabahçe sarayının bahçesinden yürüttüğümüz kozolak, bursaspor şapkan, bana aldığın çiçek aynı yerinde.. Parfümümü değiştirdim bir tek.. Senin çaylaan kokmaya dayanamadım..

Başka bir iş buldum daha düzenli çalışma saatleri.. Bıcır hala yaşıyor.. Bir ara köpek almaya karar verdim bizimkilerden habersiz.. Ama maalesef yattı o planlar.. Seninle bir keresinde olmayan bir köpek için kavga etmiştik güzelim pazar yürüyüşümüzde.. O aklıma geldi şimdi..

Bizim hiç bir şeyimizin dozu yoktu ki.. Herşeyimizi dorukta yaşadık.. Saçlarımı kestirdim, senin bildiğin kadar uzun değiller artık.. Görsen seversin kötü olmadı.. Ailemle iyi gidiyor herkes iyi.. Abim terfi etti biliyor musun? Tabiki bilmiyorsun.. Eski arkadaşlarımla barıştım birde.. Senin yokluğunda çok uğraştılar benimle.. Çok yardım ettiler, ağlatmadılar hiç beni.. Hala aynıyım.. Yine her söylenene inanıyorum.. Yine herkes iyi insan benim için.. Sanırım böylede gider.. 

1 hafta önce üzerimdeki engelleri kaldırdığını gördüm.. Ördüğüm duvarlar ne kadar dayanıksızmış hemen yıkıldı.. Bu bir adım mı? beni özledin mi?
Bilmiyorum ki hiç birşey.. eğer 'biz' değilsek artık zarar veriyor bu yaptığın şey.. Bilmeni istedim, nereden bileceksen..

Laluşka
17.10.2010

Nisan

Elimde olsada 4. ayın 8'ine geri dönebilsem tekrardan.. İlk gözümün içine bakışını ilk sarılışını yaşayabilsem sil baştan..

Sıcacık bir gündü.. Saatler aleyhime işliyor, İstanbul trafiği gerçek yüzünü gösteriyordu bana.. Randevuya tam 3 saat geç kalmış İstiklal'de suratımı büzmüş koşturarak sözleştiğimiz yere gitmeye çalışıyordum.. Sanki o gün her zamankinden daha kalabalıktı sokaklar, ben geçmek istedikçe yolumu kesen insanlar..

Soluk soluğu vardım sonunda ama birden tüm moralim alt üst oldu çünkü orada değildi gittiğimde.. Kendime söylenmeye başladım bir yandanda trafiğe sövüyordum içimden yüksek sesle.. Ümitsiz attığım her adımın beni ona yaklaştırdığından habersizce.. Bir adım.. Bir adım daha ve işte şimdi tam karşımda..

Sıcacık bir gülümsemeydi bizimkisi sırtına yüklenmiş onca anlam içeren ve sıcacık bir sarılma ardından içinde onca sevgi barındıran..

İlk bakış mıydı aşk? Ben ilk bakışta sevdim.. Seni çektim içime seni üfledim geleceğime.. İlk bakışımda sonum ol istedim, yarınım ol istedim..

Günler çok çabuk geçti.. Bir zamanlarda kalan anılara doyamadan, zaman aldı götürdü seni benden.. O sıcacık duyguları, göz yaşlarıyla kirletilmemiş geçmişi çok özledim.. Özlemek neyi değiştirir dediğini duyar gibiyim şimdi.. Değiştirmeye gücüm yok zaten..

Kalbimde kocaman bir iz var artık.. Herkes zamandan bahsediyor.. Biliyorum ki hatırlamak istediğim sürece aklımdasın.. Peki zaman şimdi seni bana unutturabilecek mi?

Laluşka
18.12.2007
Boşluğa dalmış buluyorum bu aralar kendimi..Gözümden iki damla yaş süzülüyor ardından anlam veremediğim duygusal bir parça çınlıyor kulaklarımda..
Birkaç hatıra geçiyor gözümün önünden.. Ben onları kovalarken bir tesadüf buluyor beni ve kördüğümde tıkanıyorum..

Sanki her sabah biri geliyor yanıma.. İsmini fısıldayıp uzaklaşıyor ansızın..Farkettiğimde gün çoktan bitmiş oluyor ve ben günümü seni düşünerek geçiriyorum.. Televizyonda bir reklam, radyodaki adam, sokaktaki çocuğun lakabı hep senden bir şeyler taşıyor.. Gittiğim her yere benimle geliyorsun.. Tüm ressamlar seni çiziyor dalıp gittiğim uzaklara.. Senin hayalinde arıyorum kendimi.. Her yanı senle dolu hayallerde.. Gittikçe sana benziyorum..

Lütfen gelme.. Rüyalarıma gelme artık.. Her gece sana sarılıp, sabah yalnızlığı taşımak zor geliyor.. Bazen kokun bile geliyor burnuma.. Buram buram sen kokuyor hava.. uzun uzun alıyorum soluklarımı.. Bir sonrakine kalmaz diye biriktiriyorum içime.. 

Alıştırma beni kendine.. Şimdi git bir daha gelme..

Laluşka
10.05.2009

Özledim

Yaptığım en güzel yemeği bile eleştirmeni özledim.. Uyuz olduğum halde her şeye maydanoz olmanı.. 'o öle yapılmaz çaylaşekerim' deyişlerini.. mutfakta beni hiç yalnız bırakmayışını özledim..

Seninle uyumayı özledim.. Beni uyutmanı.. Uyuturken iki kaşımın arasını okşamanı.. Geceleri uyandığımda seni üzerimi örterken bulmalarımı.. Sabaha beraber uyanmayı özledim..
Gezmelerimizi özledim.. Çok fazla evde oturuyoruz asosyal bir çiftiz diye söylenirdim.. Dayanamazdın çıkarırdın dışarı beni.. Yarım saat sonra eve gidelim mi dediğimde suratındaki o ifadeyi özledim..

Kavga ederdik.. Kızardın bana.. Hemen yatardım kanepeye.. Yanıma geldiğinde kapardım gözlerimi.. Işığı kapardın, kapıyı kapardın ama gitmezdin.. Çok geçmeden duyardım nefesini.. nefesini özledim..

Öperdin.. Uzun uzun.. Sıcacık.. O sıcaklığı özledim..
Sevdiğini çok söylemezdin yada benim kadar söylemezdin.. Sarılırdın kocaman hemen arkasından ‘işte bu yaaa’ deyişlerini özledim..

Şarkı söylerdin.. İkimizin şarkısını söylerdin bana.. Sesin kötüydü ama sen söyleyince başka bir anlamı olurdu o şarkının.. o anlamı özledim..
Parfümünü severdim ama teninin kokusu kadar değil.. Kokunu özledim..
Yaşadığımız hiç bir şey sakin geçmezdi.. Sevgimizde doruktaydı kavgamızda.. Bır gün çok kızdım sana çok bağırdım.. Gidicem dedim.. İlk kez boğazımda buldum ellerini.. Gitme dinleyeceksin dedin.. Gitme seni seviyorum.. İşte en çokta o günü özledim..
Şiir yazmıştın bir kere bana.. Pek başarılı değildi belki ama benim şiirimdi işte.. Bana yazılmıştı sevgilimden.. o şiiri özledim..

Bilmediğim daha önce hiç duymadığım bir tarifte makarna yapardın.. Lezzetide pek güzel olurdu..Bana yemek yapmanı özledim..
Temizlik günü ilan edip ihlal edişlerimizi, hiç gerçekleşemeyen temizlik günlerimizi özledim..
Haylazlık yaptığında suratında oluşan o muzur gülücüğü özledim..
Kurduğumuz yuvayı özledim..

Beni bırakma derdin.. Seni hiç bırakmayacağım olurdu cevabım.. İstanbul'da sen yokken yalnızım derdin.. Peki ben şimdi naparım..

Laluşka
16.10.2010

Zaman

Sonsuzluğun sonunu getiren bir masaldı yaşananlar.. Hayallerimin sonunu görmem için yarınları beklememe gerek kalmayan bir masal.. Üzerine taşıyamayacağı kadar yük verilmiş ve ‘gelip geçici’ düşüncesi benimsenmiş bir masal..

Yaşananların hiç bir zaman unutulmayacağı gerçeği geleceğimi gölgelese de , zamanın yaralarıma  merhem olduğu gerçeği içimi rahatlatıyor.. Hiç pişmanlık duymadım yanlış seçimlerimden, getirdiklerinden çok götürdükleri  beni vursa da.. Erken yaşamış  olsam da vedaları hep tadında bıraktım.. Daha fazla yıpratmadım, yıpranmadım.. Kendi içimde yaşadım fırtınaları, içimde sevdim çoğu zaman.. Onu onsuz yasamaktı tek bildiğim.. Şimdi dönüp baktığımda arkama; tüm duygulardan arınmış bir avuç anı var elimde..

Teşekkür ederim zaman.. Tüm yaralarımı sardığın, hiç bir zaman sonu gelmeyeceğine inandığım duyguların tükenmesini sağladığın için..


Ümitsiz baktığım yarınlarımı aydınlattığın, yeniden sevmeyi tattırdığın için teşekkür ederim..

Laluşka
18.06.2007

Sadakat


Güvenmek sonuna kadar şüphesiz pişman olmadan..
Aldatmakmış aşk sadakati zorlamadan..

Hala içim acıyor.. Sindirmek kolay değilmiş yapılan hataları affetmek gibi.. Artık suçlu suçsuz aramıyorum çünkü biliyorum ki yaptıkları yanlış doğrumu aldı götürdü benden.. İnanmak tek suçumdu belkide..Yarınlarımı çaldılar benden.. Hesap bile soramadan karanlığa gömdüler.. Hayallerimide sırtlandılar giderken, içimi ısıtan sıcaklığıda götürdüler.. Bir sabah uyandığımda herşeyin değiştiğini farkettim.. Aldatılmıştım ben sevildiğimi zannederken..

Geriye bir avuç anı kalmıştı elimde ve tazeliğini yitiremeyen dünler.. Alışmak mı..? Sesini teninin kokusunu unutmakmıydı alışmak yoksa kalbindeki boşluğun hiç dolmayacağını fark ertmek mi?.. Artık tek başınaydım.. İlk zamanlar kabullenemesem de zamanla hafifledi nefretim.. Yaşattıklarına rağmen sevdim hep sevdim.. Güven bana demişti.. Güven, seveni aldatmamıydı sevdiğini söyleyip bir başkasıyla.. Bir başkasıyla mı dedim..? Keşke bir başkası olsaydı.. Unutmam daha kolay olurdu belki o zaman.. Belki daha kolay hazmederdim bu sahte masalı.. Ahh.. Keşke rüya olsun diye yalvardığım günlerde bir kez olsun arasaydın.. Keşke yalan olduğunu sonuna kadar haykırsaydın..

İlk veda edişim değildi bu.. Daha öncede yaşamıştım, biliyordum.. Niye diğerlerinde bu kadar canım yanmadı.. Canımı yakmanı hak edecek ne yaptım ki..
Sevmiyorum desen anlardım ama sen, seviyorum derken..
Duyduğumda inanmak istemedim başta ama anladım gerçekler bağırırken..
O yapmaz, yapamaz derken fark ettim ki böle bir şeyi tek başına yapamazdı zaten..

Şimdi bakıyorum da hoşçakal demenin bu kadar kolay olduğu bir aşkta, bitmesi için 3. kişiye gerek yokmuş.. O neden değil sadece sonumuza sebep olmuş..
İnanıyorum desem ne değişecekti.. Yokluğun mu eksilecekti benden sadece..
Seven dudaklardan dökülür müydü ayrılık sözcükleri..
Bakabilir miydi başkasına sevdiğine baktığı gibi..
Anladım ki sadece sevmişim gözüm kara.. Yalanların içinde yana yana..

Laluşka
14.12.2007