‘’İnsan hata yapabilir. Hatanın büyüklüğü ne olursa olsun,
tövbesi edilmiş bir hata yok sayılabilir.’’ Keşke bu sözcükler biraz olsa içimi
serinletebilse..
Kendimi affedemiyorum. Yaşadıklarım aklıma geldikçe nefes
alamıyorum, boğuluyorum. Kendime yaptığım onca kötülüğü düşündükçe aklımı
yitiriyorum.
Aklım nerdeydi? Nasıl kabullendim? İnsan kendine nasıl
kıyar? Böylesine bir yanlışa nasıl sürüklenir?
Geçti demekle geçmiyor.. Yaşananların yükü hep benimle
kalacak.. Ne yaptıysam kendime yaptım ve dönüşü olmayan bir hataya kendimi
zincirledim..
Bu ara sürekli söyleniyorum geçmişe.. İçimde kalmazsa, yok
saymazsam daha az yakar belki.. Hiç bir şey olmamış gibi davranmak, biriktirmek
insanı ne çok yoruyormuş.. Biraz ağlıyorum ve kulaklarını çınlatıyorum.
Yaptıklarını hala sindiremedim.. Böyle bir son içimi acıtıyor.. Kötü ayrılmayı
yakıştıramıyorum bize.. Bana karşı bu kadar zalimce davranabilmeni içim
almıyor..
Beni hala sevdiğini düşünmek istiyorum, unutmuşsan çok
üzüleceğim biliyorum.
İkimiz için en ufak bir ihtimal bırakmadığın için, seni kötü
anmak zorunda bıraktığın için, beni kirli bir geçmişle baş başa bıraktığın, bizi
böyle bir sona mahkum ettiğin için, en önemlisi de beni çok iyi tanıdığın halde
canımı defalarca yaktığın için seni de hiç affetmeyeceğim.
Laluşka
22.05.2015
22.05.2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.